Rektal Prolapsus
Rektum, kalın bağırsağın son bölümüdür ve normalde vücut içinde belirli bir pozisyonda bulunur. Ancak, bazı faktörler nedeniyle rektum, makattan dışarı doğru sarkabilir. Bu duruma rektal prolapsus denir. Rektal prolapsus, genellikle ileri yaştaki bireylerde ve kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür. Hastalığın ilerleyen safhaları, kişinin günlük yaşam kalitesini ciddi oranda düşürebilir ve cerrahi müdahale gerektirebilir. Tedavi edilmediğinde, rektumda enfeksiyon riski, kan dolaşımı problemleri ve dışkı kaçırma gibi ciddi sorunlara yol açabilir.
Rektal Prolapsus Neden Oluşur?
Rektal prolapsus oluşmasına sebep olan kesin bir faktör belirlenememekle birlikte, makat sarkması gelişiminde birçok risk faktörü bulunduğu bilinmektedir. Hastalığın ortaya çıkmasında en önemli etkenlerden biri bağ dokuların zayıflamasıdır. Bunun yanı sıra, kabızlık ve aşırı ıkınma, bağırsak kaslarının gücünü kaybetmesine yol açabilir. Pelvik taban kaslarının işlevini kaybetmesi, rektumun destek mekanizmasını zayıflatır ve zamanla rektal prolapsus gelişimine neden olabilir.
Kabızlık ve ishal: Hastaların %30-65’inde kabızlık, %15’inde ise kronik ishal tespit edilmiştir.
Zorlu doğum: Çok sayıda vajinal doğum yapmış kadınlarda, makat sarkması riski artar.
Pelvik taban kaslarının zayıflaması: Yaşlanma, sinirsel hastalıklar ve pelvik taban kaslarını etkileyen ameliyatlar da bu duruma neden olabilir.
Bağırsak hastalıkları: Kronik inflamatuvar hastalıklar, irritabl bağırsak sendromu gibi rahatsızlıklar rektal prolapsus gelişimine katkıda bulunabilir.
Genetik yatkınlık: Aile bireylerinde rektal prolapsus geçmişi olan kişilerde, hastalığın ortaya çıkma ihtimali daha yüksektir.
Aşırı kilo kaybı: Ani kilo kaybı yaşayan kişilerde, pelvik kaslardaki destek yapıları zayıflayarak makat sarkması riskini artırabilir.
Rektal Prolapsus Belirtileri
Hastalığın erken dönem belirtileri fark edilmediğinde, rektal prolapsus ilerleyerek ciddi komplikasyonlara yol açabilir. İlk aşamalarda rektumun yalnızca dışkılama sırasında dışarı çıktığı görülürken, ilerleyen safhalarda devamlı bir makat sarkması meydana gelebilir.
Makatta doku sarkması: Bağırsak dokusu makattan dışarı çıkar ve elle geri içeri itilmesi gerekebilir.
Bağırsak hareketlerinde değişiklik: Sık idrara çıkma hissi, tam boşaltamama gibi sorunlar oluşabilir.
Makatta kanama ve akıntı: Rektal prolapsus, makat sarkması olan kişilerde mukus salgısının artmasına ve kanama yaşamasına neden olabilir.
Dışkı kaçırma (fekal inkontinans): Uzun süreli vakalarda, makat kaslarının kontrol yeteneği azalabilir ve dışkı tutamama sorunu ortaya çıkabilir.
Anüs çevresinde tahriş: Sürekli dışarıda kalan rektal doku, sürtünmeye bağlı olarak tahriş olabilir ve enfeksiyon riski artabilir.
Bağırsak tıkanıklığı hissi: Hastalar bağırsaklarını tam olarak boşaltamadıklarını düşünebilir ve bu da sürekli ıkınmaya neden olabilir.
Rektal Prolapsus Tanısı
Rektal prolapsus tanısı koymak için fizik muayene yapılır ve rektumun dışarı sarktığı gözlemlenir. Bunun dışında, makat sarkması ile ilgili daha detaylı bilgi almak için bazı testler uygulanabilir:
Videodefekografi: Hastanın dışkılama hareketlerini izleyerek, rektal prolapsusun derecesini belirlemeye yardımcı olur.
Anorektal manometri: Makat kaslarının fonksiyonlarını ve sinirsel reflekslerini değerlendirir.
Kolonoskopi: Diğer bağırsak hastalıklarının dışlanması için kullanılabilir.
Pelvik MR: Pelvik tabanın genel durumu hakkında daha ayrıntılı bilgi sağlayabilir ve cerrahi planlama sürecini destekleyebilir.
Rektal Prolapsus Tedavi Yöntemleri
Hastalığın ilerleme seviyesine göre, farklı tedavi yöntemleri uygulanabilir. Hafif vakalarda, diyet değişiklikleri ve kabızlığı önleyici önlemler yeterli olabilir. Ancak, ilerlemiş rektal prolapsus vakaları cerrahi tedavi gerektirebilir.
Rektumun Karın İçine Sabitlenmesi: Bu yöntemde, rektum tekrar yerine yerleştirilir ve karın içinde sabitlenir.
Bağırsak Rezeksiyonu: Bağırsak segmentlerinin birleştirilmesi ve fazla dokunun çıkarılmasıyla makat sarkması önlenebilir.
Perineal Cerrahi: Yaşlı ve genel anestezi riski taşıyan hastalar için tercih edilen bir seçenektir.
Laparoskopik Cerrahi: Minimal invaziv yöntemler kullanılarak yapılan ameliyatlarla iyileşme süreci hızlandırılabilir.
Biyolojik Yamalar Kullanılarak Destekleme: Bazı durumlarda rektumu desteklemek için biyolojik yamalar kullanılabilir.
Ameliyat Sonrası Süreç
Rektal prolapsus cerrahisi sonrası iyileşme süreci hastaya göre değişse de, genellikle 4-6 hafta içinde hastalar normal hayatlarına dönebilir.
Bağırsak hareketlerinin düzenlenmesi için diyet programı uygulanmalıdır.
Kabızlıktan kaçınmak için lifli gıdalar ve su tüketimi artırılmalıdır.
Ağır kaldırma ve zorlayıcı fiziksel aktivitelerden kaçınılmalıdır.
Pelvik taban kaslarını güçlendirmek için egzersizler önerilebilir.
Doç. Dr. Server Sezgin ULUDAĞ, genel cerrahi, robotik cerrahi ve onkolojik cerrahi alanlarında uzmanlığıyla, rektal prolapsus hastalarına en iyi tedavi yöntemlerini sunmaktadır. Kendisi, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun olup, özellikle bağırsak cerrahisi ve minimal invaziv cerrahi alanlarında önemli çalışmalara imza atmaktadır.